ilahiyat fakültesi

bir bölüm. burda sadece islam mı anlatılıyor ? yoksa bütün dinler mi?

konservatuarın ilahiyle ilgili olanı

sadece islam olması lazım. arapça, tefsir, fıkıh, kelam, hadis, siyer gibi dersler oluyor genelde.

geçin lan şuraya --> (bkz: ilahiyat fakültesi)

imamhatip okuyan gençlerin aileleri tarafından zorla "buraya git yaa bak oğlum çok güzel burası" dedikleri yer. eğer benim gibi gitmeyip de rtv okursanız aileniz tarafından cehape zihniyetli diye yafta yersiniz demedi demeyin.

kimse sizi zorlamaz gitmeye ve gitmediğiniz taktirde de chpli falan ilan edilmezsiniz. imam hatip mezunuyum ve son sene babam bana gelip ilahiyat okumamı istediğini söyledi. bende yapmak istediğim mesleğin bu olmadığını söyledim ve şuan mühendislik okuyorum ve babam bir müslüman. yani demem o ki size ilahiyata veya başka bri bölüme zorlayan bir aile müslümanlığından değilim kişiliğinden zorluyor. benim kaç tane arkadaşım var zorla sözel bölümler yerine sayısal bölimler okumak zorunda kalan. bunun sebebi ailesinin dini değil kişiliğidir. (bkz: islam kusursuz müslümanlar değil)

ilahuyat fakültesi bir teoloji fakültesidir. yanı genel olarak din felsefesi ve dinlerin genel olarak ele alındığı bir bölümdür. dini ihtisas yapılacak bir yer olmanın çok uzağında kalan eğitim kurumları maalesef. medrese tarzı bir ihtisaslasmanin olması gerekirken temel fıkıh bilgileri ve teme arapça ilimlerinin dar kapsamlı olarak incelenip tarihsel bir din algısı perspektifinden öte bir gorus kazandırmıyor. kısacasi islam i yaşayacak ve yasatacak insanların yetişmesinin sağlanmasi açısından kesinlikle yetersizdir. ki kendisine profesorum diye ortalıkta gezen ilahiyatcilarin söyledikleri sözler de ortalama bilgi ve islami bilinç kapasitesini gösteriyor.

okuyan bir çok yakın arkadaşım var. kazanması kolay okuması zor bir bölüm ama okuyan kişilerin hepsi ölümüne abartıyor zorluğunu bu da bir gerçek lkajsda gerçek ilahiyatlılarla tartışmak, fikir alışverişi yapmak ise muazzam zevkli bir şey.

boş insan üretme makinası gibi bir şey

bölümlere karşı önyargılı bakılmaması lazım. bugün ülkede yüzbinlerce iktisat mezunu var, talepten fazla mezun çıkardıkları için çoğu işsiz kalıyor. çoğu dediğim tabiki kendini geliştirememiş veya iyi üniversitelerden mezun olamayanlar. ilahiyat'ın şuanki durumu nedir bilmiyorum ama en başta çok rahat kazanılabilen bir bölüm. en yüksek üniversitenin puanı 418 civarında. ve ygsden alıyor. şu bölümü lysye taşısalar biraz da puanları yükseltseler durumlar değişir bana kalırsa. ülkenin eğitiminde değişmesi gereken o kadar şey var ki.

benim hakkımda bir gerçek daha. ilk sene ilahiyat kazanmıştım ve gitmemiştim. ondan sonraki senede puanım kırıldı diye tercih yapmadım. zaten gitsem de yapamazdım. giden arkadaşlarım zor bir bölüm olduğunu söylüyor. gidenlerin hepsi de zaten dindardı.

bu arada lys geçmiş. sevindim biraz kaliteli insanlar alın.

kamuda çalışmaya başladığınız zaman müdür olma garantili bölüm

halihazırda burda okuyan arkadaşlar vs varsa özür dilerim şimdiden. ben böyle değişik kafa yapısı olan ve uygulamalar yapan başka bir yer görmedim. en baş düşünce ne bok yersen ye fakat gizli ye. millettin sevgilisi var hatta ileri götürüyorum fuck buddy'si var bişey yok fakat orta alanda bir erkek ve kadın bir arada olunca hemen uğultusu yükseliyor falan. beni ilgilendirmez pek tabi lakin ahlak bekçiliği yapıp sevgilisinden hamile kalarak 4 kez kürtaj olup üstüne bir kere daha hamile kalan da vardı. bunlar tanıdığım gördüğüm tipler gerisini bilmiyorum. i̇yi ki kaçıp kurtuluşumuz bu ortamdan diye aklıma geldikçe şükrederim.

toplumun dayattığı 'din eğitimi' modeli ile yanlış anlaşılan içinde sadece dindar insanların olmadığı, aile baskısı ile gelmeyenlerin olduğu bir fakülte. ve bu konuda yıllardır okuyup anlaşılması gerektiğine inandığım bir cümle yazıp entrimi noktalayacağım. ilahiyat, dini doğru yaşama ve benimseme yeri değil dinin incelendiği ve tartışıldığı yerdir. öyle olması gerekir çünkü üniversitededir.

müthiş dedikodunun döndüğü bölüm. ciddiyim. arkadaşım ilahiyat okuyor ve her gün dünya kadar mevzu anlatıyor. bitmiyor mübarek. ve mevzular da genelde hep aynı konu üzerinde dönüyor. herkesi de tanıyorlar üstelik. garip ve farklı bi haberleşme ağları var. neyse. başka bi şey daha anlatacağım. yine aynı arkadaşım bize gün içinde derste ne öğrendiyse en ince ayrıntısına kadar anlatan biri. ha bire vaaz verir bize vs. namaza başlattı birçok kişiyi söyleye söyleye. azimli biri. pek severim. ve yine aynı arkadaşım vize haftasında fazla yoğun olmasından(!) mütevellit namaz kılmayı bıraktı. ahhahahahhaa. bunu söylediğimizde absürt bahaneler sunarak duymazlıktan gelişi ise işin en komik yanı. diğer namaz kılmayanlarla günahı eşitlensinmiş. ahhahaa. hocanın dediğini yap yaptığını yapmaymış. belki de haklıymış. falanmış filanmış. (bkz: bu ne perhiz bu ne lahana turşusu) şimdi ben bunu niye anlattım? ne bileyim, bildiğin kahkaha atmıştım ben buna. bi de dersten kaytarma maksatlı olduğunu düşünüyorum. zaman öldürmek vs. peki o niye? sanırım şaşmışım.

Teoloji biliminin yanlış anlaşıldığı, tek bir dini esas alarak eğitimin verildiği bir kurum. Tamam ülkemizde din adamı potansiyelini yetiştiren ve karşılayan bir kurum belki fakat sadece o din yok yeryüzünde. Diğer her şeye kapalı bir güruh var içeride. İnsanlar inanılmaz. Anlatılmaz, yaşanır. (bkz: the imam)